29 Ekim 2010 Cuma

Bursaspor 1-1 Fenerbahçe


Fenerbahçe ciddi eksiklerle gitti Bursa'ya. Niang, Dia ve Lugano bu takımın en önemli oyuncularından. Niang'ın yerine Semih oynayınca kalite düşüyor, Dia ile Lugano'nun yerine birini dahi koyamıyorsun...

Fenerbahçe özellikle ilk yarıda eksiklerden kaynaklanabilecek bir sıkıntı yaşamadı. Emre'nin müthiş performansı sonrası Alex'in orta-şut karışımı vuruşu ve Semih'in bitiriciliği. Herkes maksimumdaydı pozisyonda. İlk yarıda Fenerbahçe ağır bastı. Özellikle ortasahada hakimiyeti kurdu ve topa hükmeden taraf oldu. Bunda Bursaspor ortasaha oyuncularının zayıf olmasından çok savunma yönünden çok güçsüz olmasının etkisi büyük. Hüseyin dışında savunması güçlü ortasaha merkez oyuncusu yoktu. Batalla da Ergiç de savunması zayıf iki oyuncu. Emre-Baroni-Topuz üçlüsü bu bağlamda ilk yarıda çok zorlanmadı...

İkinci yarı değişen neydi peki? Yine aynı üçlüler karşı karşıyaydı. İkinci yarı Bursaspor ileri çıkınca bu sefer ortasaha oyuncularının hücum yönleri ön plana çıkmaya başladı. Bu sürede Fenerbahçe kapanmasa etkili olabilirdi ancak ilerde Semih yalnız kalınca ortasahada da hücumda da takım biraz düştü...


Bursaspor'un golcüsü(!) Ömer'in her kornerde ve frikikte topa vurması çok enteresan ve başarılı. Hadi hücumda ona atılıyor desek, savunmada da vuruyor... Ömer çok iyi yer tutuyor. FM tabiriyle positioning ve heading 18-19... Bursaspor'un duran toplarda bu kadar etkili olmasının en büyük sebebi Ömer'in performansıdır...

Sercan için bir paragraf açmak gerekir. Sercan benim beğenmediğim bir oyuncu. 80 metre top sürüyor ama sonrası yok... 5 kişi çalımlıyor, kaleciyle karşıkarşıya kalıyor ama sonrası yok... Araya iyi kaçıyor ama sonrası yok... Kuracağımız tüm cümlelerin sonrası yok... Sonrası 2 yıl sonra gelişir mi bilmem. Gelişmezse bu standartta kalır. Bugün Sercan'ın girdiği pozisyonlara bir başkası girseydi Bursaspor kazanırdı. Net... Sercan'ın pozisyonları akla gelince maçı Bursaspor kaybetti demek yanlış olmaz...

Son olarak sabah Lig TV'de ismini bilmediğim bir yorumcu "Anadolu Devrimi"ni anlatırken Anadolu takımlarının kaliteli ve doğru yabancı transferine bağladı durumu. Üç büyüklerin isimli ama yararsız yabancı aldığını söyledi. Anadolu devrimi yapan Bursa'da bugün ilk 11'de 3 yabancı oynadı. Fenerbahçe'de 5 yabancı oynuyordu. Normalde 6'sını da kullanırdı ama üç önemli eksiğinin hepsi de yabancılardı... Devrimi nereye bağlayacağımızı şaşırdık...

1 yorum:

deepman dedi ki...

Anadolu devrimi varsa bence bu devrim defansif futbol anlayışıyla olmuştur. Defans yap, sert oyna, sahan dandik olsun (Karabük), adamlar sahaya saplansın sen puanı kap adamlar kaybetsin, aradan bir takım çıksın (Bursa) piskolojik ve fiziksel olarak odaklandığı şampiyonluğu alsın. Olay budur bence!

Dünkü maça gelirsek; seyir zevki olarak futbol adına çok güzeldi. çirkeflik ve çirkinlik adına da yine her şey sahadaydı. premier league bu yüzden favorim..