29 Mart 2011 Salı

Türkiye 2-0 Avusturya


Puan kaybında dükkanı kapatacağımız maçtı. Kuralar çekildiğinde 3 puan yazdığımız maçtı ve günü kurtardık. Gereğini yerine getirdik. Hala Azerbaycan maçı telafi edilmiş değil yani.

Bu galibiyetle Avusturya'yı altımıza aldık. Belçika bugün muhtemelen kazanacaktır (yazıyı yazarken Belçika 3-1 öndeydi). Bir maç fazlasıyla 1 puan önümüzde Belçikalılar.

Çıkan kadro defansifti. Hiddink, kaza çıkmasın istemişti. Ortasaha aşırı kalabalıktı. Nuri, Selçuk İnan, Mehmet Ekici ile üçlü bir ortasaha vardı. Sağda Hamit -ki o da ortasahaya oldukça fazla yardım eden bir oyuncu- solda Arda ve tek forvet Burak. Takımın en ilerisindeki adam, kendi takımında bile tam olarak santrfor oynamıyordu. Üstelik ilk 11'deki tek forvet oyuncusu.

Maça iyi başladık. Arzulu başladkı ama gelmeyen gol sıkıntıya sebep olacaktı. Bir süre sonra olmaya da başladı. İlk yarım saati devirmek üzereyken Arda'nın ekstra golü geldi. İlk yarı da başka ciddi bir atak olmadı. Maçın başında Burak'ın kaçırdığı pozisyon, Arda'nın golü ve Alaba'nın şutu ilk yarınnı özetidir.

İkinci yarı da ilk yarıdan farksız başladı. İlk 15 dakika Türkiye topa sahip olan ancak pozisyon üretemeyen taraftı. 60'tan sonra Avusturya risk almaya başladı ve hücuma çıktı. Oyuna Semih girene kadar skorun değişmesine yönelik realist bir temennim yoktu. Dakika 77'de Semih'in ara pasında Gökhan Gönül golü buldu. Bu kez ekstradan golü bulan Gökhan'dı. İki bireysel golle galibiyete gidiyorduk.

83. dakikada penaltı olduğunu düşünmediğim bir pozisyonda, hakem beyaz noktayı gösterdi. Volkan Demirel penaltıyı çıkardı. Volkan'ın penaltılarda iyi olduğunu söylemek zor değil. Penaltıcı kaleci özellikle turnuvalarda çok iş yapar.

Skor tatmin edici, oyun değil. Gereği buydu ama daha dişli bir rakip karşısında bu oyun yeterli olmayabilir. Hucümu çeşitlendirecek oyuncu sayısı oldukça az. Arda'dan başka oyuncu sayamıyorum. Nuri, çok beğendiğim ve çok sevdiğim bir oyuncudur ancak milli takımın bu sisteminde Dortmund'daki performansını beklemek doğru olmayacaktır. Gökdeniz'in de kadroya alınması gerektiğini düşünüyorum, Tuncay'ın da performansına bağlı olarak kadroya girmesi gerekiyor. Bu oyuncular hızlı, kolay adam eksiltebilen ve takıma dinamizm kazandırabilne oyunculardır. İyi bir Kazım da kadroda yer bulabilir ve kullanılmalıdır.

Genç oyuncular ve yeni yapılanma gelecek adına umut veriyor. Umarım Hiddink ile birlikte iyi bir jenerasyon ve sistem kazanırız.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

nesi defansif ulan takımın ?