11 Aralık 2009 Cuma

Sportif Direktör


Yarın "Yenilsen de Yensen de" Programında daha detaylı konuşacağımız "Sportif Direktörler" konusuna burdan bir giriş yapayım...

Öncelikle sportif direktörü tanımlayalım. Sportif direktör temel görev itibariyle takım ile yönetim arasındaki köprüdür. Olup bitenlerin hesabını yönetime veren kişidir. Bu bağlamda hem futboldan hem de yöneticilikten ziyadesiyle anlaması gerekmektedir aslında. Takımın altyapısından, medikal işlerine kadar; yaz kampından transferlere kadar herşeyden sorumludur...

Dünya'da bu işi en iyi yapan elbette ki futbolu en kurumsal hale getirmiş olan İngilizlerdir. Zamanında ilk olarak Man Utd Busby ile denemiş ancak çok olumlu sonuç alamamış; ardından Southampton ilk örneğini Dünya'ya sunmuş. Sonraki yıllarda İngiliz takımlarının bir çoğu bu işe el atmıştır. İngilizlerin dışında Bayern Munih Uli Hoeness ile bu işi 1979'dan bugüne getirmiştir.

Notts Country, Sven Goran Eriksson ile 2. ligde bu işi deneyenler arasında. Eriksson'u bu göreve getirmelerindeki temel etken takıma kimlik kazandırması ve özellikle olası transferlerdeki Ericksson nufuzu...

Dünya'da bu işi en iyi yapanlardan birisi de Chelsea'de. Franck Arnesen Abramovich döneminden beri Chelsea'de bu görevi yerine getiriyor. Piet de Visser'in referansıyla Londra ekibine gelen Arnesen'in Hollanda-Abramovich eksenli geliş hikayesine hiç girmeyelim. Arnesen zamanında PSV'de bu işi yaparken Ronaldo başta olmak üzere Nistelrooy, Robben, Stam gibi oyuncuları keşfedip Hollanda'ya getirmesiyle ün yapmış...

Real Madrid'de Mijatoviç'ten alınan görev şu anda Zidane'da. Ezeli rakip Barça da bir çok takım gibi eski oyuncusuna bu görevi verenlerden; Beguiristain şu anda Katalan ekibinin sportif direktörlüğünü yürütüyor. Sevilla'da ise görev Ramon Rodriguez'de...


İtalya'da Juve'nin sportif direktörlüğünü yıllarca yürüten Luciano Moggi'den sonra bu işe Alessio Secco getirildi. Amauri, Mellberg, Poulsen Secco'nun kulübe kazandırdıkları. Lucky Luciano ise görevini ziyadesiyle yapanlardan diyelim...

Türkiye'de bu işe profesyonel adımı Fenerbahçe atmış görünüyor. Daha önceleri de benzer denemeler olmuştu, Galatasaray Tulun ile Beşiktaş Arpacı ile bu işi denedi ama istenilen sonuç alınamadı. Ancak Fenerbahçe bu sefer Avrupalı muadillerine benzer bir uygulama yaptı. Yine de sonunu beklemek gerekir diye düşünüyorum...

Hiç yorum yok: