Geçen sene Almeida transferinde gündemi uzun süre meşgul eden fon, dün Beşiktaş'ın resmi siteden verdiği bilgilendirme haberinden sonra yine gündemde. Bir önceki yazıda Beşiktaş'ın Muhammed, Atınç ve Necip'in ekonomik haklarının br bölümünün fona devredilmesi ile ilgili görüşmelere başlaması üzerine bir değerlendirme yazmıştım. Şartları bilmediğimiz için sonu güdük kalmış bir değerlendirme oldu. Şartları bilene kadar dabu şekilde kalacaktır.
İşin ilginç yanı sözleşme şartları bilinmediği halde bir çok yerde Beşiktaş yönetimini eleştiren yazı okudum. Sonunda haklı çıkabilirler ancak bugün bu şekilde eleştirmek mantıksız.
Almeida transferiyle başlamakta fayda var. Almeida transferinde görünen o ki her halükarda fon bu işten karlı çıkacaktır. Beşiktaş'ın karlı çıkması da söz konusu, zararlı çıkması da.En fazla ne kadar zarar görür. Beşiktaş fona 3.5 milyon € ödemek zorunda kalır. Yani Almeida'yı 3.5 milyon € bonservis bedeliyle almış olur. Zarar mı? Bence değil. Almeida ayarında bir oyuncuyu bugün alayım deseniz yaklaşık bu civarda bir bonservis bedeli ödersiniz zaten.
"Ama gelirken Bremen'e 2 milyon € ödendi." yani Beşiktaş 2 milyon €'ya da alırdı önermesi tamamen hatalı. Bu fonla birlikte geliş fiyatı. Bu şirketişin içinde olduğu için bu fiyata geldi, dahası belki debu şirketişin içinde olduğu için geldi. Fon olmasa Beşiktaş Almeida'yı alamayabilirdi. Bu önemli bir noktadır ve göz ardı etmemek gerekir. Ben Almeida transferinde Beşiktaş'ın zarar gördüğünü düşünmüyorum. Karlı çıkamayabilir ama zarar görecek demek yanlış.
Gelelim fonla olması muhtemel ikinci ortaklığa. Şu an duygularımızdan arınmış halde, işlerin ekonomik boyutunu konuştuğumuzu unutmayalım. Olaya biraz farklı bir açıdan bakalım. Bugün Arda Turan'ın ederi nedir? Benim tahminim Arda için 12-13 milyon € bonservis bedelini gözden çıkaracak kulüp bulunur.Rusya & Katar gibi ülkeleregiderse bu fiyat artar. Ancak biz Avrupa için düşünelim. Arda Hırvat olsaydı fiyatı 20-22 olurdu. Oysa aynı futbolcu. Neden fiyatı değişsin ki? Değişir, değişiyor işte. O kadar yetenekli oyunumuzun olduğunu söylüyoruz. Kimi kaç paraya satmışız? Gökdeniz Karadeniz, Hakan Şükür, Fatih Tekke, Nihat Kahveci. Gökdeniz ve Fatih'i geç, onlar Rusya pazarına satıldı. Hakan Şükür'ü ele alalım. O dönemde Hakan, Belçika vatandaşı olsaydı ederinin en az 2 katını öderlerdi. Bunu Türk'ü sevmediklerinden yapıyor değiller. Pazarımız yok. Bu kadar basit. Bir şekilde oluşmamış ve yeni yeni olmaya başlıyor.
Gelelim fonla olması muhtemel ikinci ortaklığa. Şu an duygularımızdan arınmış halde, işlerin ekonomik boyutunu konuştuğumuzu unutmayalım. Olaya biraz farklı bir açıdan bakalım. Bugün Arda Turan'ın ederi nedir? Benim tahminim Arda için 12-13 milyon € bonservis bedelini gözden çıkaracak kulüp bulunur.Rusya & Katar gibi ülkeleregiderse bu fiyat artar. Ancak biz Avrupa için düşünelim. Arda Hırvat olsaydı fiyatı 20-22 olurdu. Oysa aynı futbolcu. Neden fiyatı değişsin ki? Değişir, değişiyor işte. O kadar yetenekli oyunumuzun olduğunu söylüyoruz. Kimi kaç paraya satmışız? Gökdeniz Karadeniz, Hakan Şükür, Fatih Tekke, Nihat Kahveci. Gökdeniz ve Fatih'i geç, onlar Rusya pazarına satıldı. Hakan Şükür'ü ele alalım. O dönemde Hakan, Belçika vatandaşı olsaydı ederinin en az 2 katını öderlerdi. Bunu Türk'ü sevmediklerinden yapıyor değiller. Pazarımız yok. Bu kadar basit. Bir şekilde oluşmamış ve yeni yeni olmaya başlıyor.
Dünyanın en iyi yumurtasını sizin tavuklar yumurtluyor olsa pazarınız yoksa hakettiği paraya satamazsınız. Olması gereken değerinin çok çok altında bir paraya satarsınız. Neden? Çünkü iyi para verecek biri sizin yumurtalardan haberdar değildir. Bilmiyordur. Ama pazarınız varsa, istediğiniz paraya okutursunuz.
Bugün Beşiktaş'ın pazarı yok. Türkiye'nin pazarı yok ki Beşiktaş'ın olsun. Beşiktaş'ın bugüne kadar elle tutulur bir paraya Avrupa'ya sattığı oyuncular Nihat, Carew... Yok işte 3. isim gelmiyor aklımıza. Pazarın yok işte. Boca'da it yetişse Villarreal 1 milyon € verir alır ama sen Beşiktaş patentiyle satamazsın. En azından bugün satamazsın. Yarın pazarın oluşur sen de köşeyi dönersin.
Fon için bir paragraf açalım. Ticari bir şirket. Detayları çok mühim değil. Şirkete, tapınak şövalyelerinin kurduğu gizli bir tarikat muamelesi yapılıyor. Adamlar parakazanmak istiyor. Bu kadar basit. Genç yetenekli gördükleri oyuncuların ekonomik haklarınaortak olup, sonra pazarlamasında yardımcı olarak, para kazanmak istiyorlar. Bugün Muhammed, Atınç ve Necip için Beşiktaş ile görüşmem sebepleri de yarın para kazanmak. Dünyada bir çok oyuncuyla benzer anlaşma yapmışlardır. Burda korkacak birşey yok. Anlaşma şartları Beşiktaş'ın aleyhinde değilse bu işten ikisi de karlı çıkar.
Peki iki farklı senaryo ortaya koyalım. Bu şirketlere hiç bulaşılmasa ne olur bu çocuklar. Satılacakları zaman Arda Turan örneğinde olduğu gibi değerinin altında fiyat önerilirdi. Bir şekilde satılırdı. Peki şimdi ne olur? Mendes -ki şirketin ortağı- bu adamları pazarlar. Beşiktaş için değil, çocukların kara kaşları için de değil. Kendi cebini doldurmak için. Mendes patentiyle gittiği zaman da alıcısı olur. Çünkü tüccar tanıdık. Daha önce Cristiano'yu, Nani'yi getirmiş bu adam. Referansı sağlam.
Eğer anlaşma şartları çok ağır değilse ben bu işten Beşiktaş'ın zararlı çıkacağını düşünmüyorum. En azından ön yargılı davranılmasını mantıklı bulmuyorum.
1 yorum:
Süper bir yazi!
Olaya cok objektif bakmissin, genis bakis acin var.
Acik konusmak gerekirse bende karsiydim bu fon isine, ama düsünürsek haklisin, hem Besiktasin kasasina sicak para girecek, ne kadar orda kalacak baska bir konu :D, hem de cocuklar pazarlanacak.
Oyuncu pazarlamanin bir yolu vardir, oda kendini iyi tanitmak ve uluslarasrasi basarili olmak, parantez acayim PR'le deyil, Besiktasin son senelerde yaptigi malesef sadece PR.
Türk futbolunun Uluslararasi arenada basarili olmadigi acik acik ortada, yani yapabilecegin tek sey, pazarligi baska -taninmis ve basarili- birisine yaptirmak.
Ben sahsen Besiktasin avrupada basarili oldugu an oyuncularini daha büyük paralara satacagina inaniyorum, örnek vereyim, bir kac sene önce cogu insan Rusya ligini ve futbolunu bilmezdi yada ilgilenmezdi, ama nezaman Zenit St. Petersburg UEFA kupasini kazandi, millet Rusya ligini tanidi, simdi bakiyoruz adamlar bir ARSHAVIN'i 20 milyona pazarliyorlar, ve oyunculari suanda daha da degerli.
Senin verdigin örnektede öyle Boca kendi kitasinda en tanindik ve basarili takimlardan biri. Demek istedigim Besiktas bu sene mesela Avrupa ligini kazansa Fon'a bile gerek kalmaz.
Cogu kisi birde niye kendi oyuncunu satiyorsun, kendine lazim degilmi diyorlar, bu konudada bakis acim farkli. Besiktas altyapisini takip eden birisi olarak cok rahat diyebilirimki bizde daha nice Atinc'lar, Necip'ler ve Mami'ler var. Tabiki hepsi ayri bir deger ve Mami'nin yeri tabiki ayri, hepimiz senelerdir onu bekliyoruz, ama demek istedigim malesef alt yapidakilerin önü acilmiyor, Rize'ye kiraladigimiz bir Sezer Özmen var, bence Atinc'dan daha da iyi, üstelik Milli takimda cok basarili, baska bir süper yetenegimiz Erkut Sentürk var, ve daha fazlalari...
Yorum Gönder