Devre arası transferleri ilk kez İnönü'nün çimlerine ayak basacaktı. Taraftar da heyecanlıydı, onlar da. Açılış güzel oldu. Beşiktaş bugün sezonun en iyi günlerinden birini yaşadı. Buca karşısında oldukça iyi oynadı. İzmir temsilcisini ilk 10 dakikada yarı sahaya hapsetti. Nobre'nin golü sonrası oyun biraz dengelense de 20. dakikada Guti'nin penaltı golü Buca'nın az da olsa varolan direncini kırdı. Quaresma çok top kaybetse de, pozisyonların onun olduğu kanattan geliştiğini gözardı etmemek gerekir. Portekizlinin kendine aşırı güveni bazı pozisyonlarda hata yapmasına sebep oluyor. Buca maçında skor bunu tolere etti ancak her maç böyle olmayacaktır. Q7 bireysel yeteneği olan ve topla oynamayı seven bir oyuncu. Bu yüzden benzer pozisyonlarda çalımı deneyecektir. Bunlarda hata da yapacaktır ancak bunu minimize etmek yine onun elinde. Pozisyonlarda daha paylaşımcı olduğunda çok daha etkili ve verimli olacaktır.
İlk yarının sonunda Beşiktaş formasıyla ilk golünü atan Simao, genelde oyunun dışında kalıyor. Bunda atakların Quaresma'nın olduğu kanattan gelişmesinin de etkisi var tabi. Sabrosa henüz alışma dönemini yaşıyor, bir kaç hafta içinde Simao'nun performansının yükseleceğini ve daha verimli olacağını düşünüyorum.
Yeni transfer Hugo Almeida'yı Manisaspor maçında çok beğenmiştim. Uzun, ağır oyuncuları pek sevmem. Bu benim kişisel tercihimdir, çoğu zaman hızlı oyuncuları tercih ederim. Hugo Almeida benim çok sevmediğim oyuncu modeli. Ancak Türkiye'de bu tip oyuncuların iş yaptığını da söylemek gerekir. Makukula'nın bu ligde neler yaptığına hepimiz şahit olduk. Uzun, güçlü oyuncu bu ligde iş yapar. Almeida, bu tarz oyuncuların iyilerinden. Hava hakimiyeti yüksek, şutları etkili. Almeida, Nihat için de katalizör görevi görecektir. Nihat'ın yanında pivot santrfor olması durumunda, Milli oyuncu daha etkili oluyor.
Gelelim Guti'ye. Attığı iki gol -ki biri süper- ve oynadığı müthiş futbol. Emre Atasoy'un sene başında söylediği bir söz vardı: "Guti topa vurmuyor, topu okşuyor". Emre ağabeyin diline, Guti'nin ayağına sağlık. Müthiş paslar atıyor. Oyunun kilitlenmesine kesinlikle izin vermiyor. Quaresma'nın olduğu kanadın sık kullanılmasında Guti'nin payı yadsınamaz. Guti, şu anda Beşiktaş forması terleten en iyi oyuncu.
Sisteme bakacak olursak. Schuster'in 5 yabancıyla çıkması şaşırttı aslında. Savunmada Sivok'u bekliyordum. Alman Hoca hafta arası tek önlibero ile oynayacağını açıklamıştı. Zayıf rakipler karşısında bu anlamlı olabilir ama ortasahası dirençli takımlar karşısında oyuna hakimiyeti azaltacaktır. Örneğin Trabzon maçına bu kadro ile çıkmak çok doğru olmayacaktır. Aurelio ya da Necip ile birlikte Fernandes ya da Ernst ve Guti'den kurulu bir ortasaha Beşiktaş'ın ideal kadrosu olmalı. En azından ligin kalburüstü takımlarına karşı bu tip bir ortasaha ile oynamak gerekir. Alt sıra takımlarına bu tip bir kadro ile çıkılabilir.
Bu sisteme doğrudan çift forvet demek çok doğru değil. Nobre forvet görünse de forvet arkası bölgede iyi baskı yapıyor ve hücumda savunma yaparak rakibin çıkışını zorlaştırıyor. Nobre'nin en iyi yaptığı şey bu olunca Nobre'den en fazla randıman alınan sistem de bu oluyor.
Bucaspor karşısında müthiş bir futbol oynandı. Beşiktaş'ın önündeki iki maç da seçiçi. Trabzonspor maçı top yapabilen ve ortasahası dirençli takımlara karşı verilecek sınavların bir modeli olacak. İBB maçı da ligin kalburüstü ve iyi kontraya çıkan takımlarına karşı verilecek sınavların modeli olacaktır.
1 yorum:
HAYDİ OLİMPİYATA!
Trabzon'un sezonun ilk yarısında Olimpiyat Stadı'na hatırı sayılır bir taraftarla gelmesi olay olmuştu. Takımımızın bu hafta böyle bir taraftar desteğine ihtiyacı varken ve taraftar rekoru kırma şansını yakalamışken gelecek haftasonu İBB maçı için seferber olalım ve o stadı dolduralım derim.Herkes bu kampanyaya bir şekilde destek olursa onbinler olarak olimpiyata akarız bu haftasonu..
Yorum Gönder