20 Haziran 2010 Pazar

Dünya Kupası #3

Fransa... Henüz golü olmayan Fransa... Anelkalı, Riberyli, Gourcufflu Fransa... Gerçekten Domenech zor iş başarıyor. Takıma gol attırmamak için her şeyi yapıyor. Burdan ben patlayacaktım ama öncesinde Anelka patlamış. Doemench'e sert girmiş. O. Çocuğu demiş. Net...

Fransa Meksika'ya yenildi ve havlu attı. Artık çok büyük bir sürprizin peşindeler. Aksi takdirde ilk uçak Fransa'ya kalkacak...

C grubu. İngiltere beklediğimiz patlamayı yapamadı. Rooney sakin, Gerrard ve Lampard EPL'deki performanstan uzak, kanatlar yeterince çalışmıyor. Tüm bunları alt alta toplanyınca Cezayir'e gol atamayan İngiltere çıkıyor. İşler zor ama hala kendi göbek bağını kendi kesebiliyor. Son maçta Slovenya'yı yenerse 2. turda. Liderlik, ikincilik elbette farkedecektir ama şu anda onu düşündüklerini sanmıyorum. Slovenya'ya bol gol atacaklarını düşünüyorum. ABD ise 2. maçlarla birlikte futbol tarzıyla çok kişinin gönlünü fethetti. Slovenya karşısında müthiş bir geni dönüşe imza attılar. Aslında daha iyisini yapmışlardı ama neyse...

Gelelim bizim Gana'nın grubuna. Gana dün tarihi şansı tepti. 1-0 yenik durumdayken oynadığı güzel futbola hayranım. Ayew tat veriyor, Gyan iyi giriyor, Boateng Afrikalı 10 numara...Rakip 10 kişi kaldıktan sonra daha fazla bastırıp 2. golü sıkıştırmalıydı. Galip gelse Almanya maçını kaybetse bile çıkma şansı olacaktı. Şimdi grupta en üstte ama son maç Almanya gerçekten zor. Panzerler disiplinden kopmadan baskı kurmaya çalışacaktır ve bunu da muhtemelen yapacaktır. Bu maçta en akıllı taktik kontraatak olacak... Boateng için oynayın... Önceki gün Almanya Podolski ve Klose gibi yetenekli (!) iki forvetinin de büyük katkısıyla puan alamadı. Bir forvet oyuncusu henüz maçın başında 2 sarıdan kırmızı kart görmemeli. Podolski yerine bizim Nartallo olsaydı onları kıçına başına çarptırır atardı...

Hollanda, Japonya maçı beklediğimden daha kısır geçti. Honda takımda ön plana çıkanlardan ancak dün çok etkili değildi. Duran toplarda etkili olmaya çalışan bir Japonya izledim. Hollanda ise eski turnuvalara nazaran daha savunmacı. Bu sefer savunma yapıp kazanalım demişler. Gecenin son maçı ise harikaydı. Kamerun-Danimarka... Müthiş bir tempo ve oyun vardı. Top bir o kalede bir bu kaledeydi. Gönlüm Le Guen'den dolayı Kamerun'daydı tabi. Genç Fransız başarılı olsun isterdim ama olmadı. Yıllar sonra küllerinden doğan Rommedahl vardı sahada. Hızlı olduğunu düşündüğümüz Afrikalılardan daha hızlı çıktı. Bir attı bir attırdı, olayı bitirdi. Eto'o, Milla'dandünyanın lafını işitecek...

Hiç yorum yok: