1 Mart 2009 Pazar

Bobo


Beşiktaş Dergisi Mart sayısında Bobo röportajı var. Röportajı okuyunca bu konudaki düşüncelerimi blogda paylaşmak istedim...

Tigana'nın Beşiktaş'a en büyük iki armağanından biridir Bobo. Tigana döneminde kazanılan iki Türkiye Kupasını bir kenara bırakıyorum; Bobo ve Serdar Kurtuluş Tigana'nın Beşiktaş'a kazandırdığı en büyük iki değer benim gözümde. Birisi Türk futboluna da kazandırılmış bir cevher ama Fatih Terim'in gözü Sabri'den başkasını görmeyince ve Gökhan Gönül çok üstün performans gösterince geri planda kaldı Serdar Kurtuluş.

Geçelim Bobo'ya. Henüz 21 yaşındayken o dönem forvet sorunu çeken Beşiktaş'a geldi. Beşiktaş'ın elinde iyi forvet olsaydı o dönem bu kadar fazla şans bulamazdı elbette. Onunla birlikte gelen Gökhan Güleç daha golcü bir kimlikteydi ama Bobo özellikle birebirde daha etkiliydi ve futbol altyapısı Gökhan'a nazaran daha sağlamdı. Zaten daha sonra Bobo yabancı kontenjanına rağmen takımda kalmayı başarırken Gökhan ayrıldı. Yılın sonunu genç ikili; Güleç-Bobo ikilisi getirmişti.

Aslında Tigana'nın Bobo'yu keşfetmesi çok sürpriz değil. Bobo öyle çok da kıyıda köşede kalmış bir oyuncu değildi. 2005 yılında U-20 turnuvasında Rafael Sobis'li, Diego'lu, Rafinha'lı, Renan'lı kadroda 9 numaraydı Bobo.

Ertesi yıl forvet bulunamaması üzerine kadroda kaldı. Kiralık anlaşmanın ardından bonservisiyle alındı. İyi de oldu. Bugün hep özlemini çektiğimiz, Avrupa takımları buluyor biz neden bulamıyoruz dediğimiz tarzda bir oyuncuyu Beşiktaş bünyesine kattı o dönemde.


Geçen sene Dunga Brezilya milli takımına davet ettiğinden beri adı hep gidecekler hanesinde yazıyor. Sürekli gidecek, gönderilecek, yok Ruslar istiyor, yok Yunanlılar istiyor ile anılıyor Bobo'nun adı. Bu durum oyuncuyu da olumsuz etkiliyor. Bu yıl, geçen yılki performansından çok uzak Bobo. Sene başında Bobo'nun yedek kalabileceği aklıma bile gelmezken şimdi ben bile Holosko-Nobre ikilisini nasıl kesecek diye düşünüyorum...

Bobo, futbolu Beşiktaş'ta bırakabileceğini söylemiş. Bunu can-ı gönülden isterim. Bobo gibi bir oyuncunun kariyerine nerdeyse Beşiktaş'ta başlayıp Beşiktaş'ta bitirmesini kesinlikle isterim. Formda bir Bobo, Pato-Luis Fabiano-Adriano varken Brezilya milli takımında belki oynayamaz ama Beşiktaş için çok faydalı olur.

Bileği bu kadar düzgün, top hakimiyeti, bitiriciliği ve hava hakimiyeti bu kadar iyi forvet oyuncusunu Beşiktaş zor bulur. Olası bir transferinde sözü geçen 7 milyon €'ya Beşiktaş Bobo ayarında oyuncuyu kesinlikle alamaz. O fiyata Bobo'dan daha isimli birini bulur ama kariyeri düşüşte bir oyuncu olur bu...

Bugün Bobo, Beşiktaş'ta olmasa ve adı Beşiktaş ile anılsa 7 milyon € verin alın derdim. Aynı mantıkla düşününce neden gönderilsin ki? Sadece bugünü düşünmemek gerekir, Beşiktaş'ın 3-4 yıl sonrasını da düşünmek gerekir. 3-4 yıl sonra Batuhan-Bobo ikilisi Beşiktaş'ı Avrupa'da ve ligde rahatlıkla başarıya taşır. Eğer büyük başarı isteniyorsa Bobo satılmamalı ve bu konu tamamen kapatılmalı.

Bobo'nun şu andaki performansı kötü ancak bunda oyuncunun sürekli oynatılmamasının da büyük etkisi var. Bobo form tuttuğunda Beşiktaş kesinlikle gol sıkıntısı çekmez. Bobo'nun form tutabilmesi de bu transfer dedikodularının tamamen bitmesine bağlı. Bugün İbrahim Toraman hakkında nasıl dedikodu çıkmıyorsa Bobo hakkında da aynı şekilde çıkmamalı. Bunu basına kimse anlatamaz, onlar yazar ama kulüp kesinlikle hiç bir paraya satmamaya karar verirse ve Bobo'da gelecek olan bütün teklifleri reddederse, o zaman Beşiktaş Bobo'dan tekrar faydalanmaya başlar...

Hiç yorum yok: