17 Mayıs 2011 Salı

Uzun vadeli hocaya kısa vadeli takım



Manchester United bugün bu kadar başarılıysa bunda Michael Carrick'in de, Sir Alex Fergosun'un da, Glazer'ların da payı vardır. Nani, Park, Carrick, Rafael bugün bu kadar iyiyse bunda kuşkusuz en büyük pay Alex Fergosun'undur. Bu oyuncular bir başka takımda bu kadar verimli olamaz, çünkü bunlar bu sistemin adamlarıdır. Bunlar bu sistemin doğrularıdır. Benzer şekilde Busquets, Pedro hiç de aman aman oyuncular değildir. Ama Barcelona sistemi için çok kritik adamlardır. Busquets, Mascherano'dan iyi değil ama Barcelona'da ilk 11'de onun adının olması da şaşırtıcı değil. Çünkü sisteme daha uygun adam odur. Ibrahimoviç, Villa'dan daha kötü değil ama Barcelona'da Villa başarılı olurken Zlatan bekleneni veremedi.


Hatta örnekleri çok uzaklarda aramaya gerek yok. Matteo Ferrari Mustafa Denizli döneminin en önemli 2-3 oyuncusundan biriyken, Schuster döneminin sırtta yüküydü. Çünkü Denizli'nin kurulu savunmasında kademe anlayışı iyi olan bir stoperdi ve verimliydi ancak Schuster'in savunma anlayışında ağır bir stoperdi ve etkisizdi.


Bir takımın başarılı olması için doğru hoca ile doğru kadronun örtüşmesi gerekir. Savunma yaparak başarılı olabilirsiniz, Yunanistan bu şekilde Avrupa Şampiyonu oldu mesela. Hücum oynatarak da başarılı olabilirsiniz, bugünkü Barcelona misali. Önemli olan elinde hücum yapacak kadroya sahip olan ve iyi hücum oynatan hocayı ya da elinde savunma yapmayı iyi bilen ve kendisi de savunmayı beceren hocayı bir araya getirmektir.


Bugünün Beşiktaş'ına bakalım. Yeni teknik direktörü Tayfur Havutçu. Bu anlaşmayla, Beşiktaş da Guardiola geleneğine uydu. Tayfur Havutçu Denizli ve Schuster'in yardımcılığını yapmış, futbolculuğunda Lucescu'nun da aralarında bulunduğu birçok isimle çalışmış "Beşiktaş'ın çocuğu" bir adamdır. Adamlığına lafım da yok zaten. Tayfur, görüntü itibariyle uzun vadeli bir planın parçasıdır. Zamanında Ertuğrul Sağlam ile hedeflenen ama Metalist'in 4 golüne takılan planın yeni parçası Tayfur Havutçu'dur.




Diğer taraftan yapılan transferlere bakıyoruz. Forlan'ın adı geçiyor ve muhtemelen de alınacak. Yaşı 30'un üstü, İbrahim Öztürk de öyle, Eğemen 30'a merdiven dayamış, hatta son basamağına gelmiş. Takımın iskeletini oluşturanlara bakalım. Simao 30 üstü, Guti 30 üstü, Ernst 30 üstü. Q7, Cenk, İsmail, Necip takımın göreceli gençleri. Yaş ortalaması en yüksek takım ve muhtemelen öyle de kalacak. Yani transferde uzun vadeli plan yok. Bugünü kurtarmanın derdinde.


Uzun vadeli plan da, kısa vadeli plan da yanlış değildir. İkisi de anlayışla karşılanabilir. Wenger uzun vadeli plan yapar, Lucescu bugüne bakar. İkisi de iyi hocadır. İkisinin de takımı iyi takımdır. Ancak kısa vadeli plana dail futbolcuyla, uzun vadeli planın bir parçası hoca bir yerde kopar. Koparan da onları birbirine kenetlemeye çalışan olur. Bu takım başarılı da olabilir ama yanlış düzülmüş kervanın yolda şansın da yardımıyla doğru hal alması gerekir.

Hiç yorum yok: